Bursa’da Belediyenin Tapu Kaydına El Koyduğu ve Cumhurbaşkanı ile Görüştüğü Köylüler: “Hala bekliyoruz.
ZEHRA MİLLER/ SIBEL KAHRAMAN
Karacabey Belediyesi’nin tapularına el koymasına karşı çıkan Bursa’da köylüler, görüştükleri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan sonuç bekliyor. Bu hafta Meclis’te köylülerle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşen Hürriyet Köyü Gençlik ve Kadın Dayanışma Derneği Lideri Bayram Efe, “Şu an hala bekliyoruz. Yine orada görev yapan milletvekillerimizi uyarıyoruz. Siz bu konuyu uzatıp unutturmayı mı planlıyorsunuz yoksa gerçekten köyümüzü mü koruyacaksınız Hazır mısınız Başkanın talimatı gerçekleşecek mi Sayın Cumhurbaşkanımızın bize söz verdiği ve size talimat verdiği gibi bu konuya sahip çıkacak mısınız?”
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, “Bütün Türkiye duysun, bu alanlar hak edilmiş, emekle kazanılmış, bedeli ödenmiştir.
Bursa’nın Karacabey ilçesine bağlı Hürriyet Köyü’ndeki vatandaşlar, Büyükşehir Yasası ile Karacabey Belediyesi’nin arazilerine el koymasına karşı çalışmalarını sürdürüyor.
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, köylülerin 1951 yılında Bulgaristan’dan gelen göçmenler tarafından Haydarpaşa Çiftliği olarak bilinen 12 bin dönümlük alanı satın aldıklarını belirterek, 1955 yılında bölgenin köy haline geldiğini söyledi. 1975 yılında kadastro geldi 77 yılında 6000 dönüm 28 dönüm olarak 201 aileye dağıtıldı.Gördüğünüz meydanda 300 dönüm köy konutu, muhtarlık, kahvehane, sağlık ocağı, konserve gibi köyün ortak kullanım alanları. aşevi, cami yapıldı.Daha sonra AKP hükümeti ve 2014 yılında çıkarılan Büyükşehir Belediyesi Yasası ile o günden bu yana köyün kaderi değişti.Arsanın geri kalan 6 bin dönümü tek tek köylülere verildi. biri, kadastro işlemleri sırasında yani köyün ortak malı olarak kullanılmak üzere hazineye bırakılmıştır” dedi.
“HİÇBİR KANUN HALKIN MALLARINI ALMAYA GÜÇLÜ DEĞİLDİR”
Köylülerin bu süreçte devlete güvendiklerini ifade eden Sarıbal, şöyle devam etti:
“Köylü bu devlet bizim dedi. Bize haksızlık etmez. Gelin burayı mera, orman ve köyün temel ihtiyaçları için hep birlikte kullanalım. Mülkiyet hepimizin. Bu vesileyle devlet sahip çıksın. Hazineye geçerek bizim adımıza. Ancak bu yazıdan sonra iş değişti. Önce “bu 6 bin dönüm arazinin başına gelen Büyükşehir Belediyesi’ne, ardından Karacabey Belediyesi’ne geçti. tarihi birikimi olan, ömrü boyunca burada çalışmış, anasının ak sütünden helal kazanan, parasını Ziraat Bankası aracılığıyla ödeyip belgelerini belgeleyen köylülere. Karacabey Belediyesi’nin önce 200 dönüm sonra 50 dönüm diyerek 800 dönüm arazi sattığı biliniyor. Köylüler için mera olarak 1.700 dönümlük orman alanı ve 2.500 dönümlük alan bulunmaktadır. Olmak istediği bir alan var.”
Köylülerin mücadelesinde kararlı olduğunu ifade eden Sarıbal, “Bütün Türkiye duysun bu alanlar hak edilmiş, emekle kazanılmış, bedeli ödenmiş, bu alanlar köylünündür. Kanun yok, kanun yok. Halkın malını halkın iradesinden, halkın elinden almaya hakkı yoktur ve olamaz. Yine bu mallar köylüye verilecektir.
“HALA BEKLİYORUZ. ORADAKİ MEPLERİ İZLİYORUZ, BAŞBAKAN’IN TALİMATLARINA UYACAK MI?”
Hürriyet Köyü Gençlik ve Kadın Dayanışma Derneği Başkanı Bayram Efe, dava sürecinin iki yıldır devam ettiğini belirterek, milletvekillerine ve bakanlara ilettikleri soruna 9 aydır sahip çıkmalarını talep ettiler. Ancak Efe, verilen sözlerin tutulmadığını ve kimsenin davayı takip etmediğini belirtti.
Efe, kendilerine bakılmaması için gittikleri TBMM’de 4 Ocak’ta Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştüklerini ancak yine de olumlu bir gelişme beklediklerini söyledi.
“Şu anda hala bekliyoruz. Orada görev almış milletvekillerimizi uyarıyoruz. Bu konuyu uzatıp unutturmayı mı düşünüyorsunuz yoksa gerçekten köyümüze sahip çıkacak mısınız? Cumhurbaşkanı’nın talimatı gelecek mi?” Doğru mu Sayın Cumhurbaşkanımızın bize söylediği ve size talimat verdiği şekilde bu konuya sahip çıkacak mısınız Bekliyoruz Açtığımız davalar var İdari (mahkeme) idarede açılmış davalarımız var Sonuç olarak geldiğimiz noktada Bu güne kadar belediyeden bu alanların alınması için 4342 sayılı Mera Kanununa tabi olması gerektiğini bile söyledik.Ancak halen Valilik kararına uymayan bir belediyemiz var yine ihalelerimiz var. ,yanlış.Bizim otlakta çalılık var dedikleri bir ocağımız var.Ocağı olduğu halde otlak olarak satıldı.Sayıştay’ı bire bir göreve davet ediyoruz.Biz istiyoruz. Bu konunun incelenmesi ve bu ihalenin iptal edilmesi d. Burada satan, buradan satın alan anlar, yarın harekete geçme nedenimiz olacak. Onlarla yüzleşmek istemiyoruz. Bu iş adamlarının bizimle birlikte olmasını bekliyoruz. Biz de onları rahmete davet ediyoruz. Her şey parayla ilgili değil, oh var. Bu günaha ortak olmayın. Bizimle kalsınlar.”
“ANNEMİZ BABAMIZ MEZARLARDAN YÜKSELECEK”
1951’de köye geldiklerinde 7-8 yaşlarında olduğunu ve o zamanlar bir evlerinin olmadığını söyleyen Zeynep Akbay, anne ve babasının köyün yapılması için köy dışında çalıştığını, köyde kaldıklarını söyledi. onlar çocukken evde yalnız Köyün yukarı kesimlerinden topladıkları yeşilliklerle yemek pişirip yemek yediklerini söyleyen Akbay, “Bu çiftliğe çok para verdik. Meramızı, dağımızı, ocağımızı, her yerini ödedik. Şimdi yerlerimiz alınıyor. Biz bunlara hiç katılmıyoruz. Anne babamız mezardan kalkacak, rahat uyuyamazlar. Ödemede çok sıkıntı çektik” dedi.
Köye geldiğinde anne ve babasının evinin olmadığını söyleyen Hüsniye Tunç, “Üç kardeş bizi yalnız bırakıp köydeki işlerini yaptılar ve diğer köyde çalışmak için diğer köye gittiler. karanlıktan korkuyorduk ve üçümüz bir yerde uyuyorduk. Annem ve babam bunca eziyetle otlakların hepsini kurtardı” dedi. Köy okulunun yapımı sırasında kum da taşıdıklarını söyleyen Tunç, okulu kendi elleriyle inşa ettiklerini söyledi. Zor bela köyü eski haline getirdiklerini anlatan Tunç, “Şimdi bunları birbirimize nasıl bağışlayalım? Biz bunlara rıza göstermiyoruz. Biz razı olursak anamızın, babamızın kemikleri mezarlıkta sızlar. .”
BAŞBAKAN İLE GÖRÜŞTÜKTEN SONRA GERİ DÖNÜŞ OLMADI
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmelerin detaylarını paylaşan Şerife Güler, yaklaşık 4-5 ay önce Ankara’da Bursa milletvekilleri ile görüştüğünü ancak milletvekillerinin kendilerine yardımcı olmadığını söyledi. Açılışta bakanlarla görüştüklerini ve aynı şekilde Başkan Yardımcısı Binali Yıldırım’a da yazı gönderdiklerini ancak kendilerinin de yardımcı olmadıklarını söyledi. Görüşmelerden sonuç alınamayınca Meclis’e giderek Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüştüklerini anlatan Güler, Erdoğan’ın kendileriyle ilgilendiğini ve bir sonuç beklediklerini söyledi. Güler, görüşmeden sonra kendileriyle iletişime geçilmediğini belirtti.
“KİM ALIR, GÖRMEZ”
Köyün en yaşlısı Zeynep Candar, durumun gece rüyasına girdiğini söyledi. Köydeki evlerin tuğla alacak paralarının olmadığını söyleyen Candar, köylülerin tuğlaları kendilerinin kestiğini söyledi. Meraların satışına üzülen Candar, “Yaşlıların duası kabul olur derler. Kim aldıysa hayrını görmesin” dedi.
Köyü satın almak için Ziraat Bankası’na yapılan ödemelerde aksama olunca bankanın gündeme geldiğini söyleyen Candar, ekinleri satın aldığını söyledi.
